Sabah kahvemi içerken çay posasını elimde tuttum. Bir anda aklıma şu soru geldi:
“Ben bu çöpü toprağa mı, yoksa çöplüğe mi göndereceğim?”
İşte çevre bilinci böyle başlıyor: çok küçük bir soruyla.
Ama o küçük soru, arkasından büyük gerçekleri getiriyor.
Bugünlerde evde bir kompost kovası yapmaya karar verdim. Neden mi? Çünkü doğa artık sessiz ağlamıyor. Yanıyor, çöküyor, kuruyor. Her yediğimiz, her giydiğimiz, her çöpe attığımız şey bir iz bırakıyor — karbon izi, plastik izi, susuzluk izi…
Ama sonra bir başka soru geliyor zihnime:
“Ben kompost yapıyorum diye dünya kurtulur mu?”
⸻
Evet, kompostla dünya değişmez.
Ama senin dünyaya bakışın değişir.
Ve işin aslı şu:
Doğayı biz kirletmedik sadece — büyükler, büyük şirketler, büyük sistemler yaptı bunu.
Biz marketten domates alıyoruz. Ama o domates, yaz ortasında Hollanda’dan gelmiş, 3 ülke gezmiş.
Biz gömlek alıyoruz. Ama o gömlek Bangladeş’te bir kadının 18 saatlik emeğiyle dikilmiş, petro-kimyasal kumaşla boyanmış [4].
Biz su içiyoruz. Ama o suyu şişeleyen şirket, yeraltı kaynağını kurutmuş olabilir [8].
⸻
Asıl kirleten kim?
Dünyadaki karbon salınımının %70’i sadece 100 şirketten geliyor [1].
Sadece birkaç petrol devi, birkaç hızlı moda markası, birkaç “yeşilmiş gibi yapan” gıda firması…
Yani aslında: Sen pipeti bıraktın diye kutlama yaparlarken, bir tanker daha okyanusa plastik boşaltıyor olabilirler [2].
Ve ne acıdır ki, bu şirketlere ceza verilmiyor.
Tam tersine, devletler onlara vergi indirimi, arsa tahsisi, teşvik paketi veriyor.
Kim ödüyor bedelini? Yine halk.
Sen. Ben. Biz.
⸻
Ama yine de vazgeçmeyeceğim.
Çünkü çevrecilik, sadece gezegeni kurtarmak değil, insan kalabilme çabasıdır.
Ben evimde kompost yaparım çünkü toprağa bir şey borçluyum [7].
Ben plastik poşet almazsam, torunlarımın denizlerinde daha az çöp olur.
Ben ihtiyacım olmayanı almazsam, o tekstil fabrikası belki daha az zehir salar [4].
Evet, bireysel eylem tek başına dünyayı değiştirmez.
Ama sistemi sorgulayan, hak talep eden, örgütlenen bireyler değiştirir
⸻
Son söz?
Bir kompost kovasıyla dünya kurtulmaz belki.
Ama oradan başlayarak şu soruyu sormaya başlarsak çok şey değişir:
“Asıl kirleten neden bedel ödemiyor?”
Ve bu sorunun cevabını ararken birleşirsek,
bir kompost kovasıyla değil,
bir bilinç devrimiyle dünya değişir.
⸻
Kaynakça ve Dipnotlar
[1] Carbon Disclosure Project (CDP), The Carbon Majors Report, 2017
https://www.cdp.net/en/research/global-reports
[2] Vrije Universiteit Amsterdam, Microplastics in human blood, 2022
https://www.theguardian.com/environment/2022/mar/24/microplastics-found-in-human-blood-for-first-time
[3] Food and Agriculture Organization (FAO), Global Food Losses and Waste, 2020
http://www.fao.org/food-loss-and-food-waste
[4] United Nations Environment Programme (UNEP), Putting the brakes on fast fashion, 2019
https://www.unep.org/news-and-stories/story/putting-brakes-fast-fashion
[5] Quartz & Changing Markets Foundation, H&M Greenwashing Report, 2021
https://qz.com/2027992/hms-greenwashing-claims-under-scrutiny
[6] Amnesty International, Shell Oil Spills in Nigeria, 2021
https://www.amnesty.org/en/latest/news/2021/01/shells-oil-spills-in-nigeria-have-devastated-communities/
[7] U.S. Environmental Protection Agency (EPA), Composting at Home
https://www.epa.gov/recycle/composting-home
[8] The Guardian, Nestlé and water privatization controversy, 2020
https://www.theguardian.com/environment/2020/jun/12/nestle-water-withdrawal-permits
Not: Bu yazıdaki bilgiler kamuya açık uluslararası raporlardan ve haber kaynaklarından derlenmiştir. Kaynakların bazılarına erişim zamanla değişebilir; ancak içerikler kamu domain’indedir.
Yazan: Özdenir
Dingin Bilgelikle Sistemle Yüzleşen Yazı

