VİCDAN; Kişinin kendi niyeti veya davranışları ile ilgili olarak bir yargıda bulunmaya yönelten ahlaki otorite,ahlaki değerler ve eylemler hakkında hüküm verme ve yargılama yeteneğini ifade eder.
Kişinin niyetinin belirlenmesinde ve toplum içindeki hal ve hareketlerinin kabul gördüğü hareketlerdir. Kıskançlık, meraklı gibi olgulardır.
VİCADANLI: Toplumsal yaklaşım içinde olumlu olanlardır. Bunlarda :
Empati Yeteneği – Adalet ve Dürüstlük - Sorumluluk Bilinci – Başkanlarına Yardım Etme İsteği – Ahlaki Değerler – Öz Eleştiri Yapabilme- Başkalarının Haklarına Saygı – Hoşgörü ve Sabır – Merhametli Adil olanadır.
VİCDANSIZ; İçinde iyiyi kötüyü ayırma duygusu olmayan, vicdanın sesini duymadığı için hakkı gözetmeyen , insafsız, adaletsiz, antisosyal yani vicdan duygusundan yoksun olanlardır.
Vicdan bir özgürlüktür. Vicdanlı davranmak hem kendine hem de karşısındakine saygılı olmaktır. Kendine saygılı olmayan başkasına saygılı olamaz. Kendinle birlikte herkesin haklarını koruma adına adil olunmalıdır.
Vicdanla Cüzdan arasında kalanlarda mevcuttur. Cüzdan ne kadar dolu olursa insanlar o denli mutlu olabilir. Cüzdana sığmayan varlıklar insanları mutsuz edebilir. Onu korumak, kollamak güçleşir. Cüzdanlar insanların yaşamları ile ilgilidir.
Vicdansız insanlar elinde ülkede adalet sarsıldığında yalnızca mahkeme salonları değil okullar, hastaneler, evler, her şey çöker. Hukuk üstünlüğü endeksinde 173 ülke arsında 148. vicdan ile cüzdan arasında ikisini de kontrol edemezler. Yasal olmayan yollarla kazançlarını yetersiz görenler cüzdanlarını doldurmaya çalışırlar.
İyi bir eğitim alan bireylerde hak- hukuk- adalet- ahlak- vicdan olmalıdır. Böyle ahlaklı toplumlarda çürüme olmaz. Hele yargıda vicdan ile cüzdan arasında kalınmamalıdır. Yargıçlar geçim sıkıntısı çekmemelidir. Bir insanı üstün kılan kendi arzu ve ihtiraslarından kurtaran vicdandır. Vicdanımız bize sürekli bizi izleyen biri olduğunu hatırlatır. Eğer çıkar ön planda olursa vicdan susar.
“KÖTÜ BİR İŞİN EN GİZLİ ŞAHİDİ VİCDANIMIZDIR.” ATATÜRK ŞÖYLE DER<.Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir.”
Vicdan sahibi olmayan kişilere hiçbir yerde güven duyulmaz. Gandhi ise şöyle diyor” Kanunlara dayanan adli mahkemelerden , daha büyük bir muhakeme vardır ki bu da her kişinin kendi vicdanıdır. Mahkeme yargıçları kanunlara ve vicdanlarına göre karar vermeyip siyasi iktidarların isteklerine göre karar veriyorlarsa adaletin en iyi vekili olamazlar. Böyle insanlar kötülüğü vicdanlarının zayıf olmasından yaparlar.
Vicdanı olmayan insan adil davranamaz. Merhamet acımak değil acıtmamaktır. Merhamet göstermeyenler en büyük günahı işleyenlerdir.
“KAYBETMEYİ AHLAKSIZ KAZANCA TERCİH ET. İLKİNİN ACISI BİR AN AMA ÖTEKİNİ VİCDAN AZABI BİR ÖMÜR BOYU SÜRER.”