Yakup CEYLAN
Köşe Yazarı
Yakup CEYLAN
 

ATATÜRK SAMSUN’A ÇIKMASAYDI...

İstanbul işgal edilmiş, 30 Ekim 1918 Mondros Ateşkes Antlaşması imzalanmış, bu antlaşma ile Osmanlı kayıtsız şartsız düşmana teslim olmuştu. İktidarda Sadrazam Ahmet İzzet Paşa vardı. Atatürk Adana’da Yıldırım Orduları komutanıdır. Sadrazama yolladığı telgrafta “Antlaşma olduğu gibi tatbik edildiği halde memleketin baştan nihayete kadar işgal ve istilaya maruz kalacağı, düşmanların her dediğine baş üstüne demekten doğacak neticenin bütün Türkiye’ye bu işgalcilerin neticelendirileceğine şüphe edilmemek lazım geldiğini ve bir gün Osmanlı hükümetinin düşmanlar tarafından tayin edileceğini, Ordu’nun terhis edilerek İngilizlerin ihtiraslarının önüne geçmeye imkan kalmayacağını anlatmıştır.”   Vahdettin’den bir Ordu Komutanlığını üzerine almasını kendisinin de Kurmay Başkanı olarak görevlendirmesini ister. Daha sonra Harbiye nazırı olma hevesi de başarısızlıkla neticelenir. Bunun üzerine İsmet İnönü, A.Fuat Cebesoy, Kazım Karabekir, Rauf Orbay ile temasa geçer. Ordu’nun silahlarını teslim etmemesini kendisinin de yetkili veya yetkisiz Anadolu’ya geçmenin çaresine bakar. Vahdettin hükümetlerince yapılan görüşmelerde Mustafa Kemal İstanbul’dan uzaklaştırılmalı Anadolu dağlarına atılmalı ve orada çürütülmeli fikrinde birleşen padişah “Samsun ve çevresindeki Rum köylerinin Türkler tarafından saldırılmasının önüne geçmek için bu memuriyeti bulurlar. Atatürk’e görev belgesi verilir. 16 Mayıs 1919’da hareket eden Mustafa Kemal 19 Mayıs 1919’da Samsun’a varır. Ayak bastığından 20 gün sonra 8 Haziran 1919’da İstanbul’a geri çağırılır. 23 Haziran 1919’a kadar gelmediği için “Halkı hükümete karşı tahrike teşebbüs ettiği” gerekçesiyle görevden azledilir. Mustafa Kemal Paşa ve Rauf Bey’in yakalanarak İstanbul’a gönderilmesi için il ve ilçelere şifreli telgraf gönderilir.   Atatürk Samsun’a çıkmasaydı tüm Anadolu işgal edilecek, ordular dağıtılacak, Osmanlı diye bir devlet bırakılmayacaktı. Türkiye İstanbul’dan kurtarılamayacaktı.    Samsun’a gelince Atatürk işgalcilere karşı mücadeleye girişir. Sırasıyla Amasya, Erzurum, Sivas kongrelerinin ardından TBMM’nin kuruluşu ve İstiklal harbinin başlatılması gerçekleşir.   Kurtuluş ve kuruluş mücadelesi yıllarca sürer. 19 Mayıs bir başlangıç olur. Hem kendi kaderine, hem milletimizin tarihine, hem çağımızın akışına çeşitli yönlerden şekil verir. Milli egemenlik bir milletin kendi geleceğini elinde tutması demektir. Demokrasinin temel taşıdır. Bundan amaç; siyasi, sosyal ve ekonomik yönden yabancı etkilerden uzak, milli iradeden oluşmuş bir toplumun meydana gelmesini sağlamıştır.    “Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir” ifadesiyle diktatörlüğe karşı bütün kapıları kapatır. 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet kurulur.    Türkiye Cumhuriyeti 19 Mayıs 1919’la başladı. 100. yılında ve sonraki yıllarda da yaşayacaktır. 19 Mayıs bir bayramdır. Bunu her Türk genci yaşayacak ve yaşatacaktır.
Ekleme Tarihi: 19 Mayıs 2023 - Cuma
Yakup CEYLAN

ATATÜRK SAMSUN’A ÇIKMASAYDI...

İstanbul işgal edilmiş, 30 Ekim 1918 Mondros Ateşkes Antlaşması imzalanmış, bu antlaşma ile Osmanlı kayıtsız şartsız düşmana teslim olmuştu. İktidarda Sadrazam Ahmet İzzet Paşa vardı. Atatürk Adana’da Yıldırım Orduları komutanıdır. Sadrazama yolladığı telgrafta “Antlaşma olduğu gibi tatbik edildiği halde memleketin baştan nihayete kadar işgal ve istilaya maruz kalacağı, düşmanların her dediğine baş üstüne demekten doğacak neticenin bütün Türkiye’ye bu işgalcilerin neticelendirileceğine şüphe edilmemek lazım geldiğini ve bir gün Osmanlı hükümetinin düşmanlar tarafından tayin edileceğini, Ordu’nun terhis edilerek İngilizlerin ihtiraslarının önüne geçmeye imkan kalmayacağını anlatmıştır.”

 

Vahdettin’den bir Ordu Komutanlığını üzerine almasını kendisinin de Kurmay Başkanı olarak görevlendirmesini ister. Daha sonra Harbiye nazırı olma hevesi de başarısızlıkla neticelenir. Bunun üzerine İsmet İnönü, A.Fuat Cebesoy, Kazım Karabekir, Rauf Orbay ile temasa geçer. Ordu’nun silahlarını teslim etmemesini kendisinin de yetkili veya yetkisiz Anadolu’ya geçmenin çaresine bakar. Vahdettin hükümetlerince yapılan görüşmelerde Mustafa Kemal İstanbul’dan uzaklaştırılmalı Anadolu dağlarına atılmalı ve orada çürütülmeli fikrinde birleşen padişah “Samsun ve çevresindeki Rum köylerinin Türkler tarafından saldırılmasının önüne geçmek için bu memuriyeti bulurlar. Atatürk’e görev belgesi verilir. 16 Mayıs 1919’da hareket eden Mustafa Kemal 19 Mayıs 1919’da Samsun’a varır. Ayak bastığından 20 gün sonra 8 Haziran 1919’da İstanbul’a geri çağırılır. 23 Haziran 1919’a kadar gelmediği için “Halkı hükümete karşı tahrike teşebbüs ettiği” gerekçesiyle görevden azledilir. Mustafa Kemal Paşa ve Rauf Bey’in yakalanarak İstanbul’a gönderilmesi için il ve ilçelere şifreli telgraf gönderilir.

 

Atatürk Samsun’a çıkmasaydı tüm Anadolu işgal edilecek, ordular dağıtılacak, Osmanlı diye bir devlet bırakılmayacaktı. Türkiye İstanbul’dan kurtarılamayacaktı. 

 

Samsun’a gelince Atatürk işgalcilere karşı mücadeleye girişir. Sırasıyla Amasya, Erzurum, Sivas kongrelerinin ardından TBMM’nin kuruluşu ve İstiklal harbinin başlatılması gerçekleşir.

 

Kurtuluş ve kuruluş mücadelesi yıllarca sürer. 19 Mayıs bir başlangıç olur. Hem kendi kaderine, hem milletimizin tarihine, hem çağımızın akışına çeşitli yönlerden şekil verir. Milli egemenlik bir milletin kendi geleceğini elinde tutması demektir. Demokrasinin temel taşıdır. Bundan amaç; siyasi, sosyal ve ekonomik yönden yabancı etkilerden uzak, milli iradeden oluşmuş bir toplumun meydana gelmesini sağlamıştır. 

 

“Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir” ifadesiyle diktatörlüğe karşı bütün kapıları kapatır. 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet kurulur. 

 

Türkiye Cumhuriyeti 19 Mayıs 1919’la başladı. 100. yılında ve sonraki yıllarda da yaşayacaktır. 19 Mayıs bir bayramdır. Bunu her Türk genci yaşayacak ve yaşatacaktır.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve vezirkopruozlem.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.